G-05 Gökgöl Mağarası 3.350 metre toplam uzunluğuyla Türkiye’nin en uzun onuncu, Zonguldak’ın ise en uzun ikinci mağarasıdır. 875 metrelik yürüyüş yoluna sahip olan mağara içerisinde yağışlı dönemlerde debisi artan bir yer altı akarsuyu bulunur. Gökgöl Mağarasının içi damla taş birikimi yönünden son derece zengindir. Mağaranın girişten büyük çöküntü salonuna kadar olan bölümleri Fosil giriş, Astım Salonu, Harikalar Salonu ve Mucizeler Salonu olarak isimlendirilmiştir. Sarkıtlar, dikitler ve bunların birleşmesinden meydana gelen sütunlar ile bayrak damla taşları ve dere üzerinde yer alan yoğun makarna sarkıtları görülmeye değer yapılar arasındadır. Gökgöl mağarası iklimsel ve paleoiklimsel çalışmalar için de önemli mağaralardan biridir. Geçmişi birkaç milyon yıl öncesine dayanan mağara içindeki sarkıt ve dikitlerin oluşumları günümüzde de devam etmektedir. Mağaranın içinde bulunduğu çökeller Geç Devoniyen ve Erken Karbonifer dönemlerine ait (372-328 milyon yıl öncesi) denizel kireçtaşlarını, şeylleri ve dolomitleri içerir. Yeraltı suları bir yandan milyonlarca yıl önce oluşmuş kireçtaşı tabakalarını aşındırıp eriterek bir yandan mağarayı oluştururken, diğer yandan da suyun bileşimindeki kalsiyum karbonatların yeniden çökelimiyle damlataşları oluşturmuştur. Yeraltı suları antik Paleotetis-Reyik okyanusunun kalıntısı olan kireçtaşı istiflerinin içerisinden geçerken, milyonlarca yıl öncesine ait denizel yaşamı temsil eden mercan fosilleri gibi organizmaların ait kalıntılarını da açığa çıkartmıştır. Bugün 372-328 milyon yıl öncesine ait bu fosiller mağaranın duvarlarında izlenebilmektedir.
Gökgöl Mağarası, yıl içinde sıcaklık ve nem oranının fazla değişmemesi nedeni ile mikroklima özelliğine sahiptir. Mağaranın bu özelliğinden dolayı özellikle solunum yolu (astım) hastalarının tedavisinde de yararlanılmakta olup, mağara sağlık turizmi bakımından büyük öneme sahiptir. 2001 yılında turizme açılan Gökgöl Mağarası; farklı konseptteki oluşum aydınlatmaları, engelli dostu yürüyüş yolları, cam köprüleri, seyir terasları ve yeni tamamlanan hediyelik eşya satış yeri, ziyaretçi merkezi, tuvalet ve otoparkının yanı sıra, Ankara-Zonguldak karayolunun hemen kenarında yer alması ile endüstriyel ve jeolojik miras ögeleri açısından önemli turizm potansiyeli barındıran Zonguldak kent merkezine yakın olmasının avantajlarına sahip güçlü bir turizm değeridir.